CİN SURESİ (8) PDF 
Çarşamba, 11 Ağustos 2021 00:00

CİN SURESİ (8)

(...dünden devam)

Bundan dolayı Hz. Muhammed'e gelen sözler sâf, gerçek gayb haberleridir. Şâir, sâhir, kâhin, mecnûn sözü değildir. Allah elçilerini böyle korur ki onlar elçilik görevlerini yapsınlar, kendilerine gelen saf vahiyleri insanlara duyursunlar. Yüce Allah, elçilerinin, verdiği vahiyleri insanlara duyurarak görevlerini yaptıklarını bilsin. Allah onlara neler vahyettiğini bilir. O'nun bilgisinden gizli kalan bir şey yoktur. O her şeyi ayrıntılarıyla saymış, hesabetmiştir.

28’nci âyette “li ya‘leme: bilsin”in fâili hakkında üç ihtimal vardır: Birinci ihtimale göre fâil Allah'tır. Ve biz bu ihtimale göre âyetin meâlini verdik. İkinci ihtimâle göre fâil, önceki âyetlerde sözün konusu olan elçidir. Üçüncü ihtimâle göre fâil müşriklerdir. Yani Allah, elçisini melekler eşliğinde gönderir ki müşrikler, elçilerin, görevlerini yerine getirdiklerini bilsinler demektir. İbn Cüzey, cumhûr tarafından kabul edilen birinci anlamı daha açık bulmaktadır.

26-27’nci âyetlerde Allah'ın, gaybını, ancak râzı olduğu elçisine göstereceği, başkasına göstermeyeceği bildirilmektedir. Gaybı Allah'tan başka kimsenin bilmeyeceği, birçok âyette vurgulanmıştır. Peygamberlere verilen bilgiler de gaybdan onların rûhuna aktarılan vahiylerdir. Demek ki Allah bir elçisine vahyederek ona birtakım gizli bilgiler verebilir. Peki ama gelecekten haber veren, söyledikleri doğru çıkan birtakım kâhinler, büyücüler olduğu gibi ibâdet ile kemâl kazanmış sâlihler, velîler de vardır. Bunların durumu, bu âyetlerin söylediklerine ters düşmüyor mu? İşte bu husus, İslâm bilginleri arasında ihtilâf konusudur. Bu ihtilâfı Şevkânî, tefsîrinde özetlemiştir. Oradan nakledelim:

Kurtubî şöyle demiştir: Yüce Allah'ın, kendisini gaybı bilmekle övüp bunu yaratıklarına değil, sadece kendisine özgü kılması, gaybı Allah'tan başka kimsenin bilmediğini kanıtlar. Sonra yüce Allah, râzı olduğu elçileri bundan istisna ederek, vahiy yoluyla onlara gayb bilgisinden vermiş ve bunu, onlara mu'cize, nübüvvetlerinin doğruluğuna delil yapmıştır. Yıldızlara bakıp gelecekten haber veren ve reml atan, el falına bakan, kuş kovan gibi müneccim ve benzeri kimseler, Allah'ın râzı olduğu elçilerden değildir ki Allah onlara da gayb bilgisinden bir parça versin. Bu gibi kimseler, sezgi, tahmin ve yalanlarıyla Allah'a karşı nankörlük etmişlerdir.

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş