Seta

Taksitle alışveriş

Değerli Hocam, benim sorum faizle ilgili. Ben bir eşya satın alacağım. Bir mağazada kampanya var. Bu kampanya şöyle: Diyelim bu eşyanın peşin fiyatı 1000 TL. Bu mağazanın anlaşmalı olduğu bir bankanın kartıyla alırsam yine aynı fiyata alacağım. Banka ise bu 1000 TL'yi taksitlendirip yine benden 1000 TL alıyor. Yani ben bankaya faiz ödemiyorum. Ancak taksitleri aksatırsam faiz alıyor. Böyle bir alışveriş yapmanın sakıncası var mıdır? Bankalar faizle çalıştığı için emin olamadım. Saygılarımla. Mehmet Arslan/Hatay

Cevap: Bu alışverişte bir sakınca yoktur. Eşyayı alırsın, taksidini de zamanında yatırırsın. Türkiye'de ve dünyada bankasız sistem yoktur. Devlet memurları da paralarını bankadan alırlar. Bundan kaçınmak mümkün değildir. Zorunluluklar haramları mubah kılar. Zaten yazdığınız işlemde haram bir şey de yoktur.

Üslûb-i beyan Ayniyle insan

Zaman zaman bizim derslerimize de katılan Kenan Algün Bey’i hayli zamandan beri tanırım. Teknik alanda tahsil görmesine rağmen İslâm üzerinde de kendini yetiştirmiş, hayli birikim sahibi olmuştur. Gördüğüm kadarıyla hayatını İslâmî sınırlar içerisinde sürdürmektedir. Tasavvufla fiili bir bağı var mıdır, bilmem ama tasavvuf terbiye ve âdâbına özen gösteren zeki, anlayışlı ve saygılı bir insandır.

Düşüncelerini, yazdığı makalelerle topluma yaymaya çalışmaktadır. Bir kısmını gözden geçirdiğim makalelerinde düşüncelerini edebî bir üslûp ve orijinalite ile ortaya koymuştur. “Üslûb-i beyan Ayniyle insan” denilir ya, işte Kenan Bey’in makaleleri de şahsiyetini yansıtmaktadır. Edebî üslup ile yaklaştığı Konularda, düşüncelerini, biraz Osmanlıcanın son stiliyle dillendirmeyi yeğlemiştir. Bu bakımdan yazılarını okuyanların, bir Osmanlıca Türkçe lügate ihtiyaçları olabilir. Şayet düşüncelerini bugünkü gençliğin rahatça anlayabileceği bir üslûp ile ifade edebilseydi daha yararlı olabilirdi, diye düşünüyorum. Ancak benimsediği bu temelli üslûp ile ifade-i meram edebildiğini söyleyen Kenan Algün’ün tercihine de saygı duymak gerekir. Yazılarında edebî üslûbu yanında güzel tespitler yakalayabilmiştir. Meselâ:

“Yalan” başlıklı makalesinde “Allah Resulü: ‘Doğru, ateş olup seni yaksa da doğrudan ayrılma’ hadîs-i şerîfi ile mü’minlere, yeri geldiğinde tatbiki acı, fakat neticesi dünyada ve ukbâda, fert ve cemiyetin huzur, selâmet ve kurtuluşu için fevkalâde ehemmiyetli bir reçete sunmaktadır.”, “Ebeveynin evlâdından, eşlerin birbirinden, iştirakçilerin ortaklarından, müşterinin satıcıdan, komşunun komşudan, insanın insandan emin olduğu cemiyet, Âdemoğlunun en öncelikli ihtiyacı, Âlemlerin Rabbi’nin dünyada kulları hakkındaki murâdıdır.”

“Bir kere yalancılık defosu ile mâlûl olan kimse, bir daha bu defosunu örtecek bir devâ bulamaz. Güvenilmez insan damgasını ömür boyu taşımak zorundadır artık yalancı! Yalan ile kirlenen ağza uzanan kulaklar artık o ağızdan kuşkudan başka şey duymazlar.”

“Medenîlik ve Şehirli olmak” başlıklı makalesinde: “Şehrin kadîm âbideleri kıymetlerinin farkında olmayan göçmenler tarafından kârsız fazlalıklar olarak addedilmiş, sanat kâr maksadıyla değersizleştirilmiş, şiir ve mûsikî, geçim derdinden başka kaygısı olmayan bedâvetin alâka sahası dışında kalmış, yetim bir haldedir.”,

“Medeniyetimizi ve şehirlilik tasavvurumuzu ifsad ve istîlâ eden bedevîlik ve köylülük tasallutundan kurtararak öz medeniyetimizi yeniden ihyâ, şehirlerimizi ve şehirlilik tasavvurumuzu yeniden inşâ etmenin bundan başka yolu yoktur.”

“Hayat sizin olsun” başlıklı yazısında: “Ağzını geçici tatlarla meşgul etmeyip hayatın, varılacak Asıl Yurt’a yatırım mühleti olduğunu idrak eden insan için ise hayat, dâvâdır, cehd’dir, adanmışlıktır, adam’lıktır. Böyle bir hayat anlayışına sahip insan, ölüme yakalanmaz. ..Gerektiğinde o ölüme koşar. Onun için, asıl tükenmez lezzetleri sunan Maksud’a vuslattır ölüm.”

“Yeryüzünde hiçbir şey muallakta dik duramaz. Dosdoğru ve dimdik durmak için sağlam bir dayanak gerekir. İnsan için en sağlam istinatgâh Allah’tır…”

Sözleri, toplum dertlerini çözüm konusunda önemli tespitler sayılır.

Bu bakımdan Kenan Algün’ün yazılarını okumakta yarar görüyor ve okumayı herkese tavsiye ediyorum.

Prof. Dr. Süleyman Ateş