İSLÂM TARİHİNDEN YAPRAKLAR (35) : SIFFÎN SAVAŞI PDF 
Perşembe, 04 Haziran 2020 00:00

İSLÂM TARİHİNDEN YAPRAKLAR (35) : SIFFÎN SAVAŞI

(...dünden devam)

Bu haberi alan Muaviye: “Ka’be’nin Rabbi hakkı için doğru söylemiş. Eğer biz yarın çarpışmaya girersek Rumlar çocuklarımıza ve kadınlarımıza göz dikerler. Fars halkı da Iraklılara ve onların çoluk çocuklarına saldırma fırsatı bulur. Ancak sağduyu sahipleri bu gerçeği görebilir.” Dedi. Sonra adamlarına: “Mushafları mızrakların ucuna bağlayıp (karşı tarafın askerlerine gösterin)!” dedi.

Ammar bn Yasir’in Şehîdedilmesi :

Sıffîn Savaşının yirmi üçüncü gününde iki ordu güneş doğmadan önce savaşa başladı. Savaş kızıştığı sırada Ammar Savaşa girmek istedi. Fakat Hz. Alî onu men etmek istediyse de Ammar: “Ey Mü’minlerin Emîri, âsî olarak öldürülmekten Allah’a sığınırım!”, dedi ve savaş meydanına atıldı. Zü’l-Kilâ’ın kardeşi İbn Haris Himyerî, Ammar’ın karşısına çıktı, savaşa başladılar. Ammar bir vuruşla rakibinin işini bitirdi. Savaşın da etkisiyle susayan Ammar su istedi. Su yerine bir bardak süt getirdiler. Ammar sütü görünce tekbir getirip bir miktar içti ve dedi ki: “Allah’ın Elçisi bana: ‘Ey Ammar seni azgın bir cemaat öldürecektir. Senin ölümünde Cebrail ile Mîkâîl bulunacaktır. Öldürülmen sırasında sen su isteyince sana süt vereceklerdir’ demişti. Ben şimdi anladım ki ömrüm artık sona ermek üzeredir.”

Bu sözleri bitirdikten sonra atını mahmuzlayıp savaş meydanına girdi, şiddetli savaşa başladı. Birbiri ardınca hamleler yapıyor, kahramanlık şiirleri okuyordu. Şamlılar çevresini sarıp ona saldırdılar. Ebu’l-İsâriyye künyeli bir şahsın böğrüne sapladığı mızrak ile ağır yaralanan Ammar geri döndü, yandaşlarından su istedi. Uşağı kendisine bir kadeh süt getirdi. Sütü gören Ammar, tekbir getirdi. Sebebini soranlara, “Resulullah bana ‘Ammar senin dünyadan son nasibin süt olacaktır!’ demişti.” dedi. Sütü alıp içti ve ruhunu teslim edip Beka âlemine gitti.

Bir rivayete göre Ammar’ın öldürüldüğü söylenince Muaviye:

‒ Bunda üzülecek ne var! Demiş.

Abdullah bn Amr bn Âs:

‒ İşitmedin mi Peygamber (sav.) onun hakkında: “Seni azgın bir cemaat ölürecek!” demiştir, dedi.

Muaviye cevaben demiş ki:

‒ Gerçekte onu öldüren bizim adamlarımız değildir. Onu öldüren, onu bu savaşa getiren kişidir, yani Alî’dir, demiş.

Abdullah da demiş ki:

‒ Bu takdirde Hamza’yı öldüren de Vahşî değil, Muhammed Musatafa’dır. Çünkü Hamza’yı Uhud Savaşına götüren o idi.

Taberî’nin anlatımına göre bu cevap karşısında gücenen Muaviye, üç gün Abdullah ile konuşmamış.

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş