İSLÂM TARİHİNDEN YAPRAKLAR (9) PDF 
Salı, 05 Mayıs 2020 00:00

İSLÂM TARİHİNDEN YAPRAKLAR (9)

(...dünden devam)

Hudeybiye Barışı sırasında Resulullah onu Mekke halkıyla görüşmek ve gelişlerinin amacını anlatmak üzere göndermiş, Osman’ın geri dönüşü gecikince Allah Resulü, bir ağacın altında ashabından bey’at alırken bir elini öteki eli üstüne koyarak Osman adına da kendi kendisine bey’at etmişti.

Sa’d b Ebî Vakkas

Sa’d bn Ebî Vakkas ise Peygamber’in dayıları olan Zühre Oğullarından idi. Onun da soyu Kilab oğlu, Zühre oğlu, Abdi Menaf oğlu, Vüheyb oğlu Malik oğlu Sa’d’dır. Kureyşin Zühre Oğulları kolundandır. Annesi ise Ümeyye oğlu Süfyan’ın kızıdır. Sa’d’ın İslâm’a ilk girenlerden olduğu söylenir. Henüz on yedi yaşında iken Müslüman olmuştu. Zengindi, ipek giyerdi, parmağında altın yüzük taşırdı. Bütün olaylarda Resulullah’ın yanında yer almıştı. Uhud günü panik sonunda insanlar cepheden kaçarken o Allah Resulünün yanında kalmış ve onu savunmuş, bu yüzden aldığı kılıç darbesiyle kolu çolak kalmıştı. Kadisiyye Savaşında gösterdiği kahramanlık dillere destan olmuştu. Hz. Ömer onu Kadisiyye’ye uğurlarken: “Ey Sa’d, Vüheyb Oğullarının Sa’d’ı, sana Allah Resulünün dayısı ve arkadaşı denmesi, seni Allah’a karşı gurura düşürmesin. Zira yüce Allah kötülüğü kötülükle silmez. Kötülüğü iyilikle silip temizler. Hiç kimse Allah katında nesebiyle değer kazanmaz, ancak ibadet ve itaatiyle değer kazanır. İnsanların şerifi ile soyca aşağı olanı (zengini fakiri) Allah katında birdir. Allah onların Rabbidir, onlar da O’nun kullarıdır. İnsanlar ancak sağlıkla, afiyetle birbirinden farklıdırlar. Allah katındaki nimetlere ancak ibadet ve taatle erebilirler. Resulullahın hayatı boyunca yaptığını gördüğün işleri yapmaya çalış. Çünkü yapılması gereken, onun yaptıklarını yapmak, onun izinde gitmektir!” (Taberî, Tarih, 2/4)

Abdurrahman bn Avf

Abdurrahman bn Avf da Sa’d bn Ebî Vakkas gibi Resulullah’ın dayıları olan Zühre Oğulları kolundan idi. Onun soyu da şöyledir: Kilâb oğlu, Zühre oğlu, Abdül-Haris oğlu, Avf oğlu Abdurrahman. Annesi ise Kilâb oğlu, Zühre oğlu, Abdül-Haris oğlu, Avf kızı Şifâ’dır. Hem anne hem baba tarafından Zühre Oğullarından olan Abdurrahman, Osman bn Affan’ın damadı, Sa’d bn Ebî Vakkas’ın da amca oğlu idi. Gençliğinden beri güvenilir bir tüccardı. Güvenilir olması, ticaretini geliştirmiş, onu zengin yapmıştı. İlk Müslümanlardan olan Abdurrahman, Peygamber’in güvenini kazanmıştı. Güvenilirliğiyle ünlü olan Abdurrahman hakkında Resulullah’ın: “Yeryüzünde emîn olan gökte de emîndir!” dediği rivayet edilir (Taberî, Tarih: 2/29).

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş