ALLAH’IN RAHMETİ BÜTÜN YARATIKLARI KAPSAR (1)

Bir okurum, kendisine yazdığım yanıta teşekkür ettikten sonra halkın zihnine yerleştirilen bir önyargıyı dile getiriyor:

“Bütün insanlar sonunda cennete girecek diye yazmışsınız. Acaba tüm Müslümanları mı kastettiniz? Çünkü benim bildiğim Allah’a şirk koşanlar sonsuza dek cehennemde kalacaklar. Hiç cennete girmeyecekler. Cehenneme gireceklerin daha çok olduğu bilgim ise hadisi şerife dayanıyor. Peygamber efendimize cennete gireceklerin sayısını sormuşlar; Peygamberimiz ise siyah renkte bir merkebin sırtındaki beyaz tüyler kadar olduğunu belirtmiştir..... Sayın hocam, haddimi aştıysam çok özür dilerim. Katiyen sizi eleştirmek için cevap yazmadım; sadece öğrenmek için sordum.”

Cevap: Kullarını sonsuzca yakmaktan zevk alan bir Allah'a inanmıyorum. O zaman nerede kaldı O'nun sonsuzca rahmet sahipliği, nerede kaldı acımasının, rahmetinin kızmasına, gazabına baskın olması? Oysa Kur'ân'da Allah, “cezalandıracaksanız size yapılan kötülük kadar ceza veriniz. Affederseniz daha iyidir.”, “Kötülüğün yani suçun cezası, ancak onun dengi bir kötülük (ceza) olmalıdır." diyor. Hem böyle diyor. Hem de 60-80 yıllık bir ömür süren insanı, bu kişinin ömrü tamamen suç içinde geçmiş olsa bile 80 yıl değil, 8000 yıl değil, bir milyon yıl değil, bir milyar yıl da değil, sonsuzca cezaya çarptırıyor. Merhamet bunun neresinde? Lütfen siz "Yüce Kur'ân'ın Çağdaş Tefsiri" adlı eserimde Hud Suresi'nin 107-108. Âyetlerine yaptığımız tefsiri okuyunuz. O zaman durumu anlayacaksınız. Öyle uydurma hadislerle Kur'ân'ın ışığını kapattılar. Siz de onların peşinde sürükleniyorsunuz. Size Kur'ân'a uymanızı tavsiye ederim. Bu konuda çok yazdım, daha fazla yazmak istemiyorum. Yalnız dile getirdiğiniz o konular ve sorularla hiçbir yere gidemezsiniz. Sadece kendinizi huzursuz edersiniz. Bu kıt akılla Allah'ın işleri çözülemez. Şeyh Sa'di'nin dediği gibi "Bu denize binlerce gemi girdi ama hiçbiri sahile çıkamadı."

Kur'ân'ın dediği kadarına inanın. Kur'ân'da Allah cehenneme gidecekleri önceden bilir denmiyor. İşte önceden dediğiniz anda işe zamanı karıştırıyorsunuz. Allah zaman üstü değil mi? Onun için öncelik sonralık söz konusu mu? Selâm ve sevgilerle.

(devamı yarın..)