GİYİMDE, SÜSTE HELÂL VE HARAM OLANLAR (3)
Çarşamba, 17 Nisan 2019 00:00

GİYİMDE, SÜSTE HELÂL VE HARAM OLANLAR (3)

(...dünden devam)

Hz. Alî'nin torunu, Hz. Hüseyin'in de oğlu olan, ibadet ye takvâsından dolayı da Zeynu'l-âbidîn (dînin süsü) sıfatıyla anılan Alî Zeyne'l-Âbidîn'in ḫazz (ipek ve yün karışımından yapılmış) sarı bir elbisesi vardı, onu Cuma günleri giyerdi (İbn Sa'd, Tabakat, 5./217). Bir rivayete göre de Alî Zeyne'l-Âbidîn, kış gelince yün-ipek karışımı bir elbise alır, kışı geçirdiği o elbiseyi yazın satar, parasını sadaka verirdi. Yazın iki Mısır Aşmonî elbisesi alır, kâh birini, kâh ötekini giyer: "Allah'ın, kulları için çıkardığı süsü kim haram etti?" (A'râf: 32) derdi. İki bayramda kendisine kovada nebîz yapılır, alkolleşmeye bırakılmadan, taze olarak verilirdi. Yağlanır (krem sürer), kına ile sakalını boyar, ihrama girerken yıkanıp koku sürünürdü. Sardığı sarığının ucunu arkasından sarkıtırdı (İbn Sa'd, Tabakat, 5/217-218).

Bu rivayetlerden erkeklere ipek giymenin ve altın takmanın, haram değil, sadece mekruh olduğu, yani uygun olmadığı anlaşılır. Bunun günahla ilgisi yoktur. Erkeğin süsü, güzel ve temiz giyin­mektir. Aşırı süslenmek, takılar takmak erkeğe yakışmaz.

Ancak süs için değil de zorunluluk gereği ipek giymekte ve altın takmakta bir sakınca yoktur. Hz. Enes'in rivayetine göre bir sefer esnasında Abdurrahmân ibn Avf ve Zübeyr ibn el-Avvâm, kaşıntıdan şikâyet etmişler. Peygamber (sav) onların ipek giyme­lerine müsaade etmiştir (Ebû Dâvûd, Libâs: 9; Müslim, Libâs, ;…).

Abdullah ibn Sa'd da babasının şöyle dediğini anlatmıştır: ''Bu-hârâ'da, beyaz katır üzerinde karışık ipekten siyah sarıklı bir adam gördüm: 'Bunu bana Peygamber (sav) giydirdi' dedi." Bu hadîsi çıka­ranlardan Ebû Dâvûd: "Peygamber'in ashabından yirmi yahut daha çok insan, ḫazz giymiştir. Enes ve Berâ ibn Âzib de bunlardandır." Diyor (Ebû Dâvûd, Libâs: 9).

Abdu's-Selâm ibn Şeddâd Ebû Tâlût: "Hz. Enes'in üzerinde ḫazz (karışık ipek) sarık, ḫazz cübbe ve ḫazz mitraf (iki tarafı saçaklı elbise) gördüm. Kendisine: 'Sen ipekten menettiğin halde kendin ipek mi giyi­yorsun?' dediler. Şöyle cevap verdi: 'Emirlerimiz bunu bize giydiriyorlar. Biz de onların, bunu üstümüzde görmelerini istiyoruz." (İbn Sa’d, Tabakat: 7/23-24; Siyeru A’lâmi’n-nubelâ: 3/395-406) Hz. Ebû Hüreyre'nin üzerinde de karışık ipekten elbise görülmüştür. İyi okçulardan olan Hz. Enes, dişlerini altın kaplatırdı. Yüzüğünün kaşında da avının üzerine çökmüş bir arslan resmi vardı (İbn Sa’d, Tabakat: 7/18; Usdu’l-ğâbe: 1/152 (Enes maddesi)). Hz. Alî'nin: "Allah'ın Elçisi, süslü keten, renkli ipek giymeyi ve altın yüzük kullanmayı, rükû'da ve secdede (Kur'ân) okumayı menetti" dediği rivayet edilirken, bu rivayetin başka bir varyan­tında: "Sizi bunlardan menetti, diyemem." ilâvesi yer almaktadır (Ebû Dâvûd, Libâs: 11). Ḫazz, kısmen ipek olan yahut yün veya tavşan kılıyla, ipek karışımından yapılan kumaştır.

(devamı yarın..)