Darb kelimesinin temel anlamı *** Kurban ortaklığı

Darb kelimesinin temel anlamı

Selamlar. Hocam, (darabe) ile (va`dribûhunne) arasındaki fark nedir? Nisa/34 ayetinde geçen (va`dribûhunne) kelimesine "dövmek" değil de "bir müddet ayrılma" olarak çevrilse olur mu?

Örneğin (darabe) ayrılma anlamına gelmektedir:
“Yeryüzünde (darabtum)= sefere çıktığınız zaman inkâr edenlerin size bir kötülük yapmalarından korkarsanız, namazı kısaltmanızdan ötürü size bir günâh yoktur. Muhakkak ki kâfirler, sizin açık düşmanınızdır.” (Nisa: 4/101).


“Allah yolunda (darabtum)= sefere çıktığınızda” (Nisa; 4/94)
Örneğin; Mustafa İslamoğlu, Yaşar Nuri Öztürk ve Recep İhsan Eliaçık (va`dribûhunne) kelimesini "bir müddet ayrılın" olarak çevirmişlerdir.
 

Sorum, (va`dribûhunne) fiilinin tam olarak ne anlama geldiği hakkındadır. Eğer (ve`dribûhunne) kelimesi (darabe) kelimesinden gelme ise, Nisa/34 ayetini "dövme" değil de "ayrılma" olarak çevrilemez mi? Arasındaki fark nedir? Selam ve saygılarımla. 

Cevap: Doğrusu, Kur'ân ruhu ile Arapça ile ilgisi olmayan bu düşüncelere üzülüyorum. Kardeşim kaç kez yazdım. Darb bir şeyi bir şeye vurmak demektir. Yürürken ayaklar yere vurulduğu için "Darabtum filard: yeryüzüne ayaklarınızı vurduğunuz zaman" ifadesi, yürümek anlamında kullanılmıştır. Evet, darb bu kökten hareketle yürümek anlamında da kullanılır ama sözgelimi anlamı belirler. Fakat bütün anlamlar bu kök anlamdan yani vurmak anlamından dallanır. Esas anlam odur.


Şimdi "Serkeşlik yapan kadınları uslandırmak için önce öğüt veriniz, uslanmazlarsa yataklarında yalnız bırakınız, yine uslanmazlarsa vurunuz (dövünüz)” Şimdi buraya yürüyünüz, bir süre ayrılınız anlamı gider mi? Ayrılmak da nereden çıktı? Darb kelimesine kimse ayrılma anlamını yüklememiş.

Zorlamayın, zorlamayın, Kur'ân yola gelmeyen, dikkafalılıklarını, huysuzluklarını sürdüren kadınları son çare olarak dövmeyi öğütlemiştir. Ama sakatlamayacak biçimde dövmek. Bu, zamanın anlayışına uymazmış, o benim sorunum değil. Kaldı ki bu emir değil, bir yöntem tavsiyesi. Nasrettin Hoca belinde kasatura (küçük hançer) ile yakalanmış. "Hoca sen bununla ne yapıyorsun?" demişler de "Ben bununla yazımdaki hataları düzeltiyorum" demiş. "Yahu bununla hata düzeltilir mi?" demişler. "Öyle hatalar var ki bu bile yetmiyor!" demiş.

 

Kurban ortaklığı

Allah’ın selameti üzerinize olsun;
Sayın Süleyman hocam Kur’ân-ı kerim ve yüce mealini sizin hazırlamış olduğunuz kitaptan düzenli olarak okumaktayım size minnettarım, sayenizde İslam’ın ne kadar güzel ve insanlar için kurtuluşun tek adres olduğunu tekrar fark etmiş olmaktayım, Allah sizden razı olsun. Benim size sorum kurban ortaklığı hakkında olacak. Şöyle ki iki aile bir büyük baş kurban alacaklar, kurbanın ücreti yarı yarıya ödenecek ve kurban etini ortadan ikiye bölüp bir yarısı bir aile diğer yarısı da öteki aileye paylaştırılacak.

Kafama takılan ise ailelerden birisi etin dağıtılan kısmına iki kişi karı koca, diğer aile ise etin yarısına üç kişi ortak olacaklarmış; bu şekilde bir kurban ortaklığı olup olmadığıdır. Rakamsal örnek verecek olursak kurban bedeli 4200 lira, aile başı 2100 lira düşüyor. Bu şekilde alınan kurbanın eti ortadan ikiye bölünüp bir tarafı bir aileye diğer tarafı öteki aileye veriliyor. İki kişilik ailede kişi başına 1050 lira fiyat çıkarken, üç kişilik ailede kişi başına 700 lira fiyat düşmekte. Sorumuz bu şekilde bir ortaklık İslam fıkhı açısından uygun olup olmadığıdır. Bizi aydınlatırsanız sevinirim ellerinizden öpüyor sağlık ve afiyetler diliyorum.

Cevap: Kardeşim sığırı en çok yedi kişi ortak olarak kurban kesebilir. Sizin yazdığınıza göre siz bir ortaksınız. Öteki arkadaşınız bir ortak. Ama o, ortak olduğu kısma bir aileyi daha ortak etmek istiyor. Bir aileye bir hisse yeter, karı koca ayrı değil, bir ailedir. Öteki aile de bütün bireyleriyle beraber bir ailedir. Onlara da bir hisse yeter.

Tabii bu hisse, asıl ortağın yarı hissesidir. Benim kanaatime göre bu olayda altı ortak bulunmaktadır. Siz üç ortak sayılırsınız. Öteki ortağınız da ayrı ayrı üç ortak olur. Böylece kurbana altı kişi ortak olur. Üç hisseyi siz alırsınız, öteki üç hisseyi de ortağınız alıp üç kişiye bölüştürür. Benim düşünceme göre bu kurban ortaklığı olur. Her şeyin başında iyi niyet gelir. Allah kabul etsin.

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş