KABİR HAYATI ÜZERİNE (2)
Pazartesi, 04 Mart 2019 00:00

KABİR HAYATI ÜZERİNE (2)

(...dünden devam)

Kur’ân-ı Kerîm, âhiretteki hesabı bu kadar açık biçimde ortaya koymuş iken, İlmihal Kitâplarında birtakım zayıf ve mürsel rivayetlere dayanılarak yapılan Münker Nekîr senaryosu ve bu meleklerin “Rabbin kimdir? Nebîn kimdir?” gibi sorular soracakları şeklindeki rivayetlerin uydurmalığı ortadadır. Kur’ân, suçlulara, günâhlarından sorulmayacağını, herkesin ne yaptığının apaçık ortaya çıkacağını, sorguya gerek bulun­mayacağını vurgulayadursun, bizim rivayetçilerimiz ve bu rivayetleri süsleyen senaristlerimiz, Münker Nekîr’e sorular sordurmadan rahat edememişlerdir. Melekler ölen kişinin işâ-retlerini, ne yaptığını, kime inandığını, inanç ve eyleminin izlerini görmüyorlar mı ki böyle sorular soruyorlar? Gördükleri halde soruyorlarsa abes iş yapıyorlar. Melekler bunu yapmazlar. Eğer görmüyorlarsa melek olmazlar. Çünkü melek rûh­sal varlıktır. Rûh rûhu görmez mi?

Ancak insanın sorumluluğunu, kendisine verilen ni‘metlerden so­ru­lacağını bildiren âyetler de vardır:

Tekâsür: 16/8, Zuhruf: 63/19, 44, Nahl: 70/56, 93, En-biyâ: 73/13, 23. âyetler, suçluların, Allah adına uydurdukları şeylerden, yaptıkları gü­nâhlardan, yalan tanıklıklarından, Kur’-ân’a karşı olumsuz davranışla­rından sorulacaklarını bildirmektedir. Bu sorgulama, suçlulardan neler yaptıklarını öğrenme, yani bir tahkikat sorgulaması değil; yaptıklarını onların yüzüne vu­rup onları azarlama, yaptıkları suçlardan ötürü onları hesaba çekme şek­linde bir sorgulamadır. Münker Nekîr senaryosunda olduğu gibi bir sor­gu­lama değildir. Bu âyetlerin amacı, insanın, yaptığı hareketlerden, dav­ra­nışlardan sorumlu olduğunu; suçluların cezalandırılacağını vurgula­mak­tır. Yoksa kişinin sorguya cevap verip vermemesi önemli değildir. Çünkü rûh üzerindeki eylem işâretleri, her şeyi apaçık gösterir. Görünen bir şeyi sormanın anlamı yoktur. O gün ağızlarını mühürleriz, elleri bize söyler, ayakları yaptıklarına şâhidlik eder.” (Yâsîn: 41/65)

Yâsîn 65. âyette Allah’ın, suçluların ağızlarına mühür vuracağı, onların el ve ayaklarının, yaptıklarına tanıklık edeceği anlatılıyor. Bunun anlamı şudur: O gün suçlular, söyleyecek söz, yaptıklarını inkâra imkân ve fırsat bulamazlar. Ağızları kapanır, bir şey diyemezler. Çünkü or­ganları, yaptıklarını söyler. Yaptıkları işlerin izleri bedenlerinde, el ve ayaklarında görünür. İnkâra kalksalar da suçlarını kapatmağa imkân bu­lamazlar.

(devamı yarın..)