ZİKİR ÇEKMEK NİÇİN KÖTÜ BİR ŞEY DOĞURSUN? (2)
Cuma, 07 Aralık 2018 00:00

ZİKİR ÇEKMEK NİÇİN KÖTÜ BİR ŞEY DOĞURSUN? (2)

(...dünden devam)

Büyük dâvâlar sabr ile yerleşir. Kur'ân-ı Kerîm'de yüzden fazla âyette güçlüklere sabredilmesi, Allah yolunda beliren zorluklara katlanılması tavsiye edilir. Bakara Sûresinin 153-157 ve 177’nci; Â-li İmrân Sûresinin 146’ncı, Ra'd Sûresinin 22’nci, Nahl Sûresinin 42, 96’ncı, Hac Sûresinin 35’nci, Şûrâ Sûresinin 43’ncü âyetleri hep mü'minleri sabra teşvik etmektedir. Kur'ân'ın, sabır üzerinde bu kadar çok durması, bu yüce ahlâkın, mü'minlerin ruhlarına iyice yerleşmesi içindir. Güzel huyların birçoğu sabra dayanır. Yiğitlik, kahramanlık cihadın gerçeklerine ve hakkı savunmaya sabırdır. Nâmusluluk, şehvetlerin dizginlenmesine sabırdır. Hilim, öfkeye karşı sabırdır. Sır tutma, sırları yayma isteğine karşı sabırdır.

Allah yolunda çekilecek sıkıntılara sabır, kişiyi imanında sebata götürür, kâfirlerin isteğine boyun eğmeğe değil. Tefsîri sadedinde olduğumuz âyetlerin, Peygamber'e, kâfirlerin isteklerine karşı koyup tevhîd yolunda sebat etmesini emretmektedir. Hak yolda sebat konusunda yüce Allah şöyle buyurur:

"Sana vahyolunana uy ve Allah hükmünü verinceye kadar sabret. O, hüküm verenlerin en iyisidir" (Yûnus Sûresi: 109).

"Sabret, Allah'ın va'di haktır. İnanmayanlar, seni gevşekliğe sevk etmesin" (Rûm Sûresi: 60).

"Mallarınız ve canlarınız hususunda deneneceksiniz; sizden önce kendilerine Kitap verilenlerden ve puta tapanlardan, çok incitici sözler duyacaksınız. Ama sabreder, korunursanız; işte bunlar, yapmağa değer işlerdendir" (Âl-i İmrân Sûresi: 186).

"Kitab sâhiblerinden çoğu, gerçek kendilerine besbelli olduktan sonra, sırf içlerindeki kıskançlıktan ötürü sizi imanınızdan sonra küfre döndürmek isterler. Allah emrini getirinceye kadar affedin, hoş görün. Kuşkusuz Allah her şeye gücü yetendir" (Bakara Sûresi: 109).

Bu âyette anlaşılmayan veya sorun olan nokta nedir? Âyet gayet açıktır. Âyete yaptığımız Tesîri de yukarıda verdik.

Zümer 53. âyete gelince: "قُلۡ يَـٰعِبَادِىَ ٱلَّذِينَ أَسۡرَفُواْ عَلَىٰٓ أَنفُسِهِمۡ لَا تَقۡنَطُواْ مِن رَّحۡمَةِ ٱللَّهِ‌ۚ إِنَّ ٱللَّهَ يَغۡفِرُ ٱلذُّنُوبَ جَمِيعًا‌ۚ إِنَّهُ ۥ هُوَ ٱلۡغَفُورُ ٱلرَّحِيمُ: (Tarafımdan onlara) De ki: 'Ey nefislerine karşı aşırı giden kullarım, Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Allah bütün günahları bağışlar. Çünkü O, çok bağışlayan, çok esirge­yendir'."

Zümer 53’ncü âyette yüce Allah, Peygamberine, Allah'ın günahkâr kullarına, Allah'ın rahmetinden umut kesmemelerini söylemesini emrediyor. Çünkü çok bağışlayan, çok esirgeyen Allah'ın, dilerse bütün günahları bağışlayacağını vurguluyor.

(devamı yarın..)