Takdir ve teşekkür *** Hayırlı Günler

Takdir ve teşekkür

Selamünaleyküm hocam. İrşad için yaptıklarınız, nurların hissedilmesi için ortaya koyduklarınız ve tarifi yapılamayacak diğer bütün katkılarınızdan dolayı Allah sizden ve sizin gibilerinden razı olsun. Biz kim, sizleri değerlendirebilmek kim... Geçen senelerde mealinizi okumama rağmen, bir gazetede yazdığınızı ve ardından Haziran ayında da oradan ayrıldığınızı 2 ay önce öğrendim. Nasip değilmiş öncesinde demek gazeteyi görmek. Sorularımda yapabileceğim edebe aykırılıklarım olursa şimdiden özür dilerim, kapasitem elverdiğince ortaya koyabileceğimden başka birşeyim yok.

Elimde 69 yılında basılmış ve annemden kalan "Yeni İslam İlmihali"niz var. Diyanetin ilmihalini de yeni aldım. Karşılaştırarak okuyorum. Yine yazılarınızı incelerken gördüm ki, "İmam-ı A’zam'ın bile ilk görüşleri ve son görüşleri var, biz mi mükemmel olacağız" tarzında açıklamalarınız; belirttiğim kitaplardaki karışıklıkları çözmemde bir adım oldu. Yazılarınızda belirttiğiniz gibi öncelikle; "Yeni İslam İlmihali" ( 2002'den sonra basılan ) ardından, "İslamda Güncel Tartışmalar", "Çağdaş Kur'an Tefsiri" ve "İslam Tasavvufu"nu Allah izin verirse sıralamama aldım. Biraz tasavvuf'a yaklaştığını sanıp ilerlerken, şer'i hükümlerde bocalarken bir kapı açan Allahımıza hamd olsun ve ilmimizi arttırsın inşaallah.

Soru: Şu anda incelememi Mesh üzerinde yaptığım için; tüm Vatan gazetesi yazılarınızda Mesh konusu çokça sorulmuş, 86 adet başlık çıkıyor, hepsini okudum. Tüm Kur'an Mealleri de dediğiniz gibi ( kuranmeali.org'dan - tam 31 mealin karşılaştırması var ki sizinki de içlerinde ) sürekli simetriye aykırı şekilde ayak yıkanmasıyla bitirilmiş. Sadece 2 meal de "mesh edin yada yıkayın" tarzında bir çeviri var.

Buradaki sıkıntı şu; dediğiniz gibi farz olan 'ka'b a kadar mesh edilmesi tamam; fakat bu meshin türü nasıl olacak? Belirttiğim gazete başlıklarından birinde; Taberani tefsirinde mesh edilmesinin kastedildiğine, ancak onun da yüz yıkanması gibi tüm alanı ıslatacak şekilde olmasından bahsedildiğine yer vermişşsiniz.

Diyelim ki, iş yerindeyiz ve namaz öncesi abdestimizi alacağız; ayakkabımızdan ayağımızı çıkardık ve çoraplarımız üzerine mesh ediyoruz, sadece belli bir alanı mı mesh edeceğiz, yoksa Taberani'de belirtildiği üzere ka'b a kadar tüm ayağımızı altı üstü tamamen mi mesh edeceğiz ve burada da üçlemeye gitmeye gerek var mı?

Cevap: Taberanî ve Taberî’nin dediği gibi tüm ayağı alt üst meshetmek daha sevaplı ve ihtiyatlıdır. Ancak bireysel olan bu görüşü uygulamak şart değildir. Islak iki avucunuzdan sağını sağ ayak parmaklarınızın ucundan sol avucunuzu da sol ayak parmaklarından itibaren aşıklara kadar sürersiniz. İşte Mesih budur. Bunu çıplak ayağın üzerine yapmak daha iyidir ama ayakta çorap veya herhangi bir giysi varsa onun üzerine de aynı şekilde meshedilebilir. Mesih bir kez yapılır, organı üç kez meshetme söz konusu değildir.

 

Hayırlı Günler

Sayın Hocam, Kur’ân okunup duası yapıldıktan sonra bazı hocalar "El-Fatiha ves-Salâvat" diyorlar. Bu durumda önce peygamberimize salâvat getirip sonra Fatiha suresini mi okumamız gerekir? Saygılarımla.

Cevap: Hocaların, Kur’ân okunduktan sonra "El-Fatiha ves Salâvat" demeleri bid’attir. Hz. Peygamber böyle bir şey yapmamıştır. Her Kur’ân okunuşunu Fatiha ile kapatmanın hiçbir anlamı da yoktur. Fatiha da Kur’ân Suresi, ötekiler de Kur’ân Suresi. Birinin diğerine bir üstünlüğü yok ki, her Kur’ân okunuşunu Fatiha ile veya salavat ile kapatalım? Böyle yapmak sevap değildir. Tersine bu tür bid’atlerden kaçınmak sevaptır.

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş