KURAN'DA TEKRARLARIN HİKMETİ (16) PDF 
Salı, 17 Temmuz 2018 00:00

KURAN'DA TEKRARLARIN HİKMETİ (16)

(...dünden devam)

Mümtehine Sûresinin 8-9 ncu âyetleri de bunu açıkça belirtmektedir:

"Allah sizi, din hakkında sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayan kimselere iyilik etmekten, onlara adâletli davranmaktan menetmez. Çünkü Allah adâlet yapanları sever. Allah sizi, ancak din hakkında sizinle savaşan, sizi yurtlarınızdan çıkaran ve çıkarılmanız için yardım eden kimselerle dost olmaktan meneder. Kim onlarla dost olursa işte onlar zâlimlerdir".

Nitekim bir seriyyede Araplardan bazıları İslâm oldukları veya barış istediklerini söyledikleri halde kumandan bunu tuzak sayarak onlardan bir kısmını öldürüp hayvanlarını alınca Peygamber (s.a.v.) kumandanın bu davranışına çok kızmış ve insanların görünürlerini kabul etmemenin doğru olmadığını belirten aşağıdaki âyet inmiştir: "Ey inananlar, Allah yolunda savaşa çıktığınız zaman iyi anlayın, dinleyin, size selâm verene, dünya hayâtının geçici menfaatini gözeterek: 'Sen mü'min değilsin' demeyin. Çünkü Allah'ın yanında çok ganimetler vardır. Önceden siz de öyle idiniz, Allah size (inanmayı) lûtfetti. O halde iyice anlayın (peşin hüküm vermeyin). Çünkü Allah yaptıklarınızı haber almaktadır" (Nisâ' Sûresi: 94), "Eğer onlar barışa yanaşırlarsa sen de ona yanaş ve Allah'a dayan. Doğrusu Allah işitendir, bilendir" (Enfâl Sûresi: 61) âyeti de düşmanlıktan vazgeçip barış isteyen herkesle barış yapmayı emretmektedir. "Allah, nankörlük edip Allah'ın yoluna engel olanların amellerini boşa çıkarmıştır. İnanıp iyi ameller işleyenlerin, Rableri tarafından Muhammed'e indirilen gerçeğe inananların günahlarını da örtmüş ve hallerini düzeltmiştir. Bu böyledir, çünkü nankörler bâtıla uymuşlar; inananlar ise Rablerinden gelen hakka uymuşlardır. İşte Allah onların durumlarını insanlara böyle anlatır. Savaşta nankörlerle karşılaştığınız zaman hemen boyunlarını vurun. Nihayet onları iyice sindirince sıkıca bağlayın (tutsak alın). Ondan sonra artık ya lûtfen bırakın veya fidye alarak bırakırsınız. Savaş ağırlıklarını bırakıncaya kadar böyle yaparsınız. Allah dileseydi kendisi onlardan öc alırdı, fakat sizi birbirinizle denemek için (savaşmanızı emrediyor). Allah, yolunda öldürülenlerin amellerini zayi etmeyecektir" (Muhammed Sûresi: 1-4) âyetleri de Müslümanlara saldıran müşriklerin güçleri kırılıncaya, savaşma kudretleri kalmayınca kadar onlarla savaşmayı, yenildikleri zaman da onları bağlayıp esir almayı, daha sonra ya fidye ile veya fidyesiz serbest bırakmayı emretmektedir.

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş