ARABADA NAMAZ KILMAK (1)
Salı, 12 Aralık 2017 00:00

ARABADA NAMAZ KILMAK (1)

Değerli hocam,

Değerli fikirleriniz sayesinde ufkumuz bayağı açıldı. Allah razı olsun sizden bir sorum olacaktı ben işyerinde normal şekilde namaz kılma imkânım yok. Ben de Bakara sûresi 239. ayetinde bahsedilen şekilde iş yerinde namaz vakti geldiğinde arabanın içinde oturduğum yerde namazı kılıyorum: Tabi ki klasik şeklinde olduğu gibi rüku ve secde imkânı olmuyor. Tabiki çevremde insanlar hatta cami hocamız namaz anca klasik şekliyle kılınacağını, zorluk anında bile öyle kılınamaz dedi ama Bakara Sûresi 239 göre zorluk anında arabada ve uçakta kılınabileceğini anladım. Amaç namazı vakti çıkmadan kılmak değil midir? Burada sizin değerli görüşlerinizde duymak istedim, şimdiden size teşekkür ederim hocam Allah sağlıklı ve uzun ömürler versin. Veysel Kurt

Cevap:  "Eğer (bir tehlikeden) korkarsanız, yaya yahut binmiş olarak kılın; güvene kavuştuğunuz zaman, bilmediğiniz şeyleri size öğrettiği şekilde Allah’ı anın." (Bakara: 239)

Bu âyete göre yürüyerek de, binek üzerinde iken de namaz kılınabilir. Namazın temel amacı Allah'ı zikir'dir. Nitekim Taha Suresinde "Akımi's-salâte li zikrî. Beni anmak için namaz kıl!" buyurulmuştur. Normal zamanlarda kıyamlı, rükû'lu ve secdeli namaz kılınır ama korkulu zamanlarda veya yolda binek üzerinde iken ayakta durmak gerekmez. Oturduğunuz yerde namazınızı kılarsınız. Önce normal oturup Fatiha ve sure okur, sonra biraz eğilip rükû, biraz daha eğilip de secde yapmış olursunuz. Bu bütün ilmihallerde yazılı iken size olmaz diyenler neye dayanarak öyle söylüyorlar, anlamadım. Hatta savaş esnasında namazın bütün rükünleri kalkar ve temel rüknü olan zikirle namaz kılınmış olur. Yani sadece Allahu ekber demek yeterli olur. 

Şimdi Bakara 239. âyetin açıklamasını yapalım:

Bu âyette: korku durumunda yaya, ya da binekli olarak Allah’a ibâdet edilmesi; güvene kavuşunca Allah’ın öğrettiği biçimde Allah’ın anılması buyurulmaktadır.

Taberî'nin anlattığı üzere savaş, yırtıcı hayvan saldırısı, sel ve saire gibi erkâniyle namaz kılmanın tehlikeli olacağı durumlarda yürüyerek, ya da binek üzerinde namaz kılmak caizdir. Yüzün yönelebildiği taraf kıb­ledir. Tabii bu durumda rükû' ve secde, imâ ile yani baş eğmek suretiyle yapılır. Ancak secde için baş, rükû'a eğildiğinden biraz daha fazla eği­lir. Eğer ima da mümkün olmazsa sadece iki tekbîr kâfidir. Bu du­rumda yüzün kıbleden başka yöne çevrilmesi namaza mâni olmadığı gibi konuşmak da mâni değildir.

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş