İNSAN HAKLARI (4)
Pazar, 07 Mayıs 2017 00:00

 İNSAN HAKLARI (4)

(...dünden devam)

Kur‘ân-ı Kerîm, insanları evlenip âile kurmağa teşvik ettiği gibi, Peygamberimiz de: "Dünyâ bir geçimden ibârettir. Şu geçim dünyâsının en güzel ni‘meti de iyi bir kadın(la evlenmek)dir.” (Müslim, Radâ‘: b. 17, h. 64), "Gençler, sizden gücü yeten evlensin. Çünkü bu, gözü harama karşı korur, nâmûsu muhafaza eder. Gücü yetmeyen de oruç tutsun. Çünkü oruç şehveti kırar.”( Müslim, Nikâh: b. 5; Buhârî, Nikâh: 2) gibi hadîsleriyle Müslümanları evlenmeğe, üremeğe teşvik etmiştir. Nâmûs ve iffetin korunması, neslin devamı için evlenmek gerekir. İslâm âilesi, karşılıklı sevgi ve saygı temeli üzerine kurulur. Peygamberimiz, iffetli, iyi huylu kadının en büyük dünyâ ni‘meti olduğunu belirtmiştir.

5) Seçme ve seçilme hakkı:

Kur'ân'ın insanlığa getirdiği temel haklardan biri de seçme ve seçilme hakkıdır. Peygamberimiz, sahâbîle-rinden bey‘at almıştır ki bunun modern anlamı seçimdir. Yalnız erkeklerin değil, kadınların da oy hakkı vardır: "Sana bey‘at edenler (İslâm uğrunda ölünceye kadar savaşmak üzere sana söz verenler), gerçekte Allah'a bey‘at etmektedirler. Allah'ın eli, onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdini bozarsa, kendi aleyhine bozmuş olur. Ve kim Allah'a verdiği sözü tutarsa Allah ona büyük bir mükâfât verecektir.” (Fetih: 48/10)

"Ey peygamber, inanmış kadınlar sana gelip Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamaları, hırsızlık etmemeleri, zina etmemeleri, çocuklarını öldürmemeleri, elleriyle ayakları arasında bir iftirâ uydurup getirme-meleri (başkasının doğurduğu veya başka erkekten gayri meşrû kazandıkları bir çocuğu, kocalarına nisbet etmemeleri), iyi bir işte sana karşı gelmemeleri hususunda sana bey‘at ederlerse onların bey‘atlarını al ve onlar için Allah'tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayan, çok esirgeyendir.” (Mümtehine: 10)

"Ey inananlar, Allah'a itâat edin, Elçiye ve sizden olan buyruk sâhibine itâat edin.” (Nisâ: 59) âyetleri seçme, seçilme hak­kını ve seçilenin yasal emirlerine itâat etme prensibini getirmektedir.

Hz. Peygamber, Mekke'nin Fethi gününde erkeklerden bey‘at aldığı gibi kadınlardan da bey‘at almıştır ki bu, erkek kadın herkese seçim hakkının tanınması demektir. Peygamberimiz, kendisinden sonra âilesinden birini yerine bırakmamış, bu yüzden Müslümanlar, halîfelerini kendileri seçmişlerdir. İlk dört halîfe bey‘at denilen bir tür seçimle iş başına gelmişlerdir. Daha sonra bu sistem verâset yoluyla saltanata dönüştürülmüştür.

(devamı yarın..)