MAKAM-I MAHMUD
Perşembe, 02 Haziran 2016 00:00

MAKAM-I MAHMUD

Hocam iyi günler dilerim.

İsra Suresi 79. Ayette, teheccüd namazı kılanların ulaştırılacağından bahsedilen Makam-ı Mahmud hakkında bilgi verebilir misiniz? Cevabınız için şimdiden teşekkürlerimi sunarım. Saygılarımla...

Cevap: "Güneşin sarkmasından (aşağı kaymasından) gecenin kararmasına (yatsı vaktine) kadar namaz kıl ve sabahın Kur'ânı(nı, okuma, duâ ve namazı)nı da (unutma). Çünkü sabah Kur'ân’ı (okuması) görülecek şeydir. Ayrıca senin, gecenin bir kısmında da Kur’ân oku(yup namaz kıl)mak üzere uyanıp kalkman gerekir! Böylece Rabbinin, seni güzel bir makama ulaştırması umulur." (İsrâ: 50/78-79)

İsra: 50/79. âyette Peygamber’in, gecenin bir kesiminde Kur’ân okuyup namaz kılmak üzere uyanması emredilmekte; böylece Rabbinin kendisini bir Makam-ı Mahmûda ulaştıracağı müjdesi verilmektedir. Bu Makam-ı Mahmûd üzerinde çeşitli yorumlar yapılmıştır:

Kimine göre Makam-ı Mahmûd, şefâat makamıdır. Allah, Muhammed Aleyhisselâm’ı, Kıyâmet gününde şefâat edecek bir makama ulaştıracaktır. Hiç şüphesiz Peygamber Aleyhisselâm’ın, Allah katında derecesi büyüktür ama Makam-ı Mahmûd’un, şefâat makamı olduğuna dair âyette en küçük bir delîl yoktur. Bu konudaki rivayetlerin abartıldığını ve zamanla oluşturulduğunu sanıyoruz.

Bir kısım müfessirlere göre de Makam-ı Mahmûd, Allah’ın, Peygamber’i, kendisiyle birlikte Arşta oturtacağı makamdır (bn Hanbel, Müsned: 4/197). Bu konuda da bazı haberler zikredilir ki bunlar da şefâat haberleri gibi sonraki zamanlarda üretilmiş şeylerdir. Hattâ bu motifin, Kıyâmette İsâ’nın, Allah’ın sağ yanında oturup insanları muhakeme edeceği şeklindeki Hıristiyan inancından adapte edildiğinde kuşku görmüyoruz. Bir kulun Allah ile beraber Taht’ta oturması muhaldir. Allah, insan gibi olmaktan münezzehtir. Cenabı Hak Kur’ân’da müteaddid defa kendisi izin vermeden huzurunda kimsenin şefâate cesaret edemeyeceğini vurgularken bu şefâat haberleri, sanki Kur’ân âyetlerine meydan okumaktadır. Âhiret halini de Allah’tan başka kimse bilmez. Âyette, Peygamber’e, gece ibâdetinin faziletiyle Allah’ın, kendisini yüksek ma‘nevî dereceye ulaştıracağı buyurulmaktadır. Ma‘nevî mertebeler pek çoktur. Peygamber Aleyhisselâm bu derecelerin en yükseğine çıkarılmıştır. Kıyâmette değil, kendi hayatlarında ve vefatından sonra da onun ruhu ma‘nevî derecelerin zirvesindedir.