NAMAZLARIN CEM'İ VE KAZASI

Sayın hocam, sizi sürekli rahatsız etmek istemiyorum inanın. Ancak internet olsun kitap olsun sorumun cevabını bulamadım. Veya yazılanları anlamadım.

Ben bazı günler namazımı vaktinde kılamadığım oluyor. O zaman o namazı veya namazları bir dahaki vakitte kılıyorum. Kaza etmeye niyet ederek. Mesela Yatsıda sırasıyla önce ikindiyi sonra akşamı sonra yatsıyı.

Şimdi "cem etmek" diye bir uygulama olduğunu okudum. Ve bunun kaza etmekten daha doğru olduğunu. Ama birincisi benim bildiğim namaz vaktinden önce kılınmaz o zaman cem-i takdim nasıl olabiliyor? Ve ikincisi cem-i tehir denen uygulama ile kaza namazı kılmanın farkını anlayamadım.

Sayın hocam 7-8 sene önce kitabınızı alabilmek için yanlışlıkla sizin Altu­nizade'deki evinizin kapısını çalmıştık yaşlı annem ile birlikte. Bizi buyur etmenizi, nezaketinizi hiç unutmadım.

Sonra ben çocuk doktoru olarak çalıştığım seneler ramazanda oruç tutma nedeniyle sütten kesilen 1-2 aylık bebeklerin annelerine sizden gelen cevapla emzirmeye devam etmek için teşvik edebilmiştim. Allah sizden razı olsun.

Teşekkür ederim. Saygılarımla...

Cevap: Namazların cem'i meselesini çok yazdım ama siz okumamışsınız. Bu meseleyi Soru ve Cevaplarla İslâm adlı eserimde okuyabileceğiniz gibi "Yeni İslâm İlmihali" adlı eserimden de ayrıntı ile öğrenebilirsiniz.

Özetle: İş yoğunluğu veya yolculuk dolayısıyla iki namaz birlikte kılınabilir. Buna cem (birleştirme) denilir. Öğle vakti içinde önce öğleyi, ardından ikindiyi yahut ikindi vakti içinde yine önce öğleyi, sonra ikindiyi kılabilirsiniz. Birinci şekle takdim cem'i, ikinci şekle te'hir cem'i denilir. Ancak birbiri ardınca gelen öğle ile ikindi, akşam ile de yatsı cem'edilebilir.. Öğle vakti içinde önce öğleyi, sonra ikindiyi kılmak takdim Cem'idir. Öğle vakti çıktıktan sonra ikindi vakti içinde önce öğleyi. sonra ikindiyi kılmak da te'hir (erteleme) Cem'idir. Akşam olunca da önce akşamı, sonra yatsıyı yahut yatsı vakti içinde yine önce akşamı, sonra yatsıyı birlikte kılabilirsiniz.

Vaktinde kılamadığınız namazları, vakit bulduğunuz zaman birleştirerek kılarsınız. Meselâ önce öğleyi, sonra ikindiyi, sonra akşamı, en sonunda da yatsıyı kılarsınız. Tabii bulunduğunuz vakte göre. Akşam vakti içinde iseniz, öğleyi, ikindiyi kılamadınızsa önce öğleyi, ardından bir kametle ikindiyi kılarsınız. Sonra da Akşam namazını kılarsınız. Vaktinden önce namaz kılınmaz hükmü kimin hükmüdür? Peygamber hükmü değil, din yorumcularının hükmü. Normalde her namaz vaktinde kılınır. Ama bazı hallerde böyle cem'an da kılınabilir. Bu da Peygamberimizin uygulamasına dayanır. Din Peygamberin uygulamalarından alınır.

Bir noktaya da vurgu yapmak isterim. Kur'ân'da belirtilen namaz vakitleri üçtür: Sabah, akşam ve gece ortası (taheccüd) vakitleri. Kur'ân'de belirtilen vakit namazları birleştirilmez. Yani sabah namazıyla akşam namazı cem edilmez; yahut akşam namazıyla teheccüd namazı da birleştirilmez. Bunlar Kur'ân'ın belirlediği vakitlerde kılınır. Ama öğle, ikini namazları ve yatsı namazı Hz. Peygamber'in uygulamasıyla sabittir. Yani bunlar Sünnet ile sabittir. Bu namazları Hz. Peygamber cemaatle kıldırdıkları için bunlar da farzdır. Ancak Peygamberimiz bu namazları, normalde kendi vakitlerinde kılardı, fakat yolculuklarda öğle ile ikindiyi; akşam ile de yatsıyı hem takdim hem de te'hir cem'iyle birlikte kılmıştır. Yani cem' olayı da yine Peygamberimizin sünnetiyle sabittir. Hatta Peygamberimiz hiçbir mazereti olmadan da zaman zaman bu namazları cem ederek kılmıştır. Soğuk, yağmur, çamur gibi durumlarda da camilerde bu namazlar cem'an cemaatle kılınabilir.