HAŞR SURESİNİN TEFSÎRİ (2) PDF 
Cumartesi, 15 Kasım 2014 00:00

HAŞR SURESİNİN TEFSÎRİ (2)

(...dünden devam)

6- Allah'ın, onlardan Elçisine verdiği ganimetlere gelince, siz (onu elde etmek için) onun üzerine ne at ne de deve sürdünüz. Fakat Allah, elçilerini, dilediği kimselerin üzerine salar (onlara üstün getirir). Allah her şeyi yapabilir.

7- Allah'ın, o kent halkından, Elçisine verdiği ganimetler, Allah'a, Elçiye, (ona) akrabâ olanlara, yetimlere, yoksullara (yolda kalan) yolcuya âittir. Tâ ki (o mallar), içinizden yalnız zenginler arasında dolaşan bir şey olmasın. Elçi size ne verdiyse onu alın, size neyi yasakladıysa ondan sakının ve Allah'tan korkun. Çünkü Allah'ın azâbı şiddetlidir.

8- (O mallar) Şu göçmen fakirlere âittir ki (onlar) yurtlarından ve mallarından (sürülüp) çıkarılmışlardır; Allah'ın lütuf ve rızâsını ararlar; Allah'a ve Elçisine yardım ederler. İşte doğru olanlar onlardır.

9- Ve onlardan önce o yurda (Medine'ye) yerleşen, imânâ sarılanlar kendilerine göç edip gelenleri severler ve onlara verilen(ganimet)lerden ötürü göğüslerinde bir ihtiyaç (eğilimi) duymazlar. Kendilerinin ihtiyaçları olsa dahi, (yoksul göçmen kardeşlerini) öz canlarına tercih ederler. Kim nefsinin cimriliğinden korunursa, işte onlar başarıya erenlerdir.

10- Onlardan sonra gelenler derler ki: "Rabbimiz, bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla, kalblerimizde inananlara karşı bir kin bırakma! Rabbimiz, Sen çok şefkatli çok merhametlisin!"

Tefsîr:

Fey': Dönmek, çevrilmek, dönen gölge anlamlarına geldiği gibi savaşsız, zahmetsiz ele geçen ganimet (yani düşmandan ele geçen mal) anlamına da gelir. Ganimet ise savaş ile ele geçirilen düşman malıdır. Enfâl Sûresinin 41’nci âyetinin hükmü uyarınca ganimet beşe ayrılır. Beşte biri Allah'a ve Elçisine (yani devlet bütçesine) mahsustur. Beşte dördü, savaşa katılan mücâhidlere paylaştırılır. Oysa fey'in tamamı, Allah'a ve Elçisine mahsus olup, Allah'ın Elçisi ve kendisinden sonra gelen halifeleri, fey'i diledikleri gibi Müslümanların işlerine harcarlar.

6-7’nci âyetlerde düşmanın üstüne at ve deve koşturmadan yani savaşa girmeden, yorulmadan; Allah'ın, düşmanların yüreklerine korku salarak Elçisine nasibettiği fey'in, Allah'a, Elçisine, Elçinin akrabasına, yetîmlere, yoksullara, yolculara âidolduğu, o malın sadece zenginler arasında dolaşan bir şey olmaması için böyle yapılması gerektiği bildirilmekte, "Elçinin verdiğini alın, onun yasakladığından kaçının, Allah'tan korkun, zirâ Allah'ın cezâsı çetindir!'' buyurulmaktadır.

(devamı yarın..)

 

 

   Copyright @ Süleyman Ateş